Adımdan çok "Tosun" lakabıyla tanınan bir kişi olarak yıllarca kilolu bir insan olmayı kabullenmiştim. 100 kilo psikolojik sınırını aşmadan kendimi çok da mutsuz hissetmiyordum. 32 Yaşında olmama rağmen, fabrikadaki kantarda 107 kg gördüğümde, vücudum bu kadar ağırlığı kaldıramadığından sağlık problemleri yaşamaya başladım. Çok çabuk yoruluyor, geceleri horluyor, sabahları yorgun kalkıyor, merdiven çıkmakta zorlanıyordum. Kilo problemim iş ve özel hayatımı sınırlama aşamasına geldiğinden ve gelecekte yaşayacağım sağlık problemleri endişesi ile kilo vermeye karar verdim. Her pazartesi başlayan rejimler, arkadaş tavsiyesi veya gazeteden kestiğim diyetler 6 ay kadar beni oyaladı. Başaramıyordum ve aşırı kilonun bir hastalık olduğunu kabullenmiştim. Rahmetli Sakıp Sabancı'nın bir kitabında "Başarı için yola çıkmadan önce iyi hazırlanın ve her konuda mesleğindeki en başarılı kişilerle çalışın." sözü beni iyi bir beslenme uzmanı arayışı içine soktu. Bursa'da yaşamama rağmen eşimin yardımları ile yaptığımız araştırma sonunda Taylan Hanım'dan destek almaya karar verdim. 12.Ocak.2004 tarihi, Taylan Hanımı ilk gördüğüm gün ve hayatım boyunca unutmayacağım, benim için dönüm noktası olan gündür. İlk 15 dakikanın sonunda mesleki bilgisi, disiplini, hastalarına saygısı, beni konsantre etmeye yetmişti. Verdiği diyetleri harfiyen uygulamak, 15 günde bir onu görmek için İstanbul'a gitmek, sabahları tartıya çıkmak benim için zevk haline gelmişti. Bu kadar hızlı kilo verdiğime ne kendim ne çevremdekiler inanamıyordu. Her gören "ne kadar güzel olmuşsun, nasıl verdin bu kiloları?" dedikçe daha fazla mutlu oluyor ve hırslanıyordum. 6 ay gibi bir süre içersinde 22 kilo vermiş ve bütün kan testi sonuçlarım düzelmişti. Sabahları dinlenmiş uyanıyor, günüm çok daha kolay geçiyordu. Yemek yemek için yaşamıyor, yaşamak için besleniyordum. Beslenme alışkanlığımdaki bütün yanlışlarımı Taylan Hanım zamanla öyle değiştirmişti ki son 7 aydır hiçbir şekilde diyet yapmadan aynı kiloda kalabiliyorum. Seanslarda söylediği birçok cümle her zaman kulaklarımda çınlıyor ve beni yemek siparişi verirken, yemeğimi yerken hala uyarıyor. "Bursa'da yaşıyorsak tabii ki İskender Kebap yiyeceğiz ama pidelerine dokunmayacağız" sözünü nasıl unutabilirim. Bütün kıyafetlerimin 2 beden küçüklerini almak zorunda bırakarak beni masrafa sokmasına rağmen Taylan Hanımı ve ekibini tanıdığıma çok memnunum ve onları çok seviyorum. Her şey için teşekkürler HOCAM.